Bir kokusu olmalı
insanın... en yeni çıkan parfümü değil deli kokan ya da süründüğü losyonların altında hissedilmemeli
salınarak geçişi..
Öyle bir koku
olacak ki, en kimyasal karışmamış halini bile hissedeceksin. Parfüm olacak
elbet ama senin kokunla birleştiğinde tamamlanmış yarın olacak, sen kokacaksın,
sen dolacaksın içlere.. ‘’ o ‘’ diyecekler, ‘’O ‘’ geçti şimdi buradan, ardından
şöyle bir duracak zaman, bir iki nefes tadacaklar kokundan.
Hep hatırda
kalacaksın, hep aynı güneşin ateşi vuracak sularına, dinlenmek isteyenler
olacak kıyılarında, güzel iklimlere sürükleyeceksin insanları, tekneler adeta son seferini
yaşayacak seninle ..
Kokuna
acıkacaklar sonra her öğün, hücrelerinde hissedilen sen olacaksın, sen
olmadığında onlar da olmayacak, sen olmayınca yarım olacak bütünler. İşte böyle
olacak senin kokun, sıcakladığında dahi tenin bir başka senfoniye geçiş
yapacak, çalınması en zor eserler yine seninle çalınacak.
Hayat
duracak..’’Git ama kokun kalsın’’ kulağına fısıldanacak.
Bırak dakika
da 16 kez nefes alıp veriyorsa, sen yaklaştığında ikiye katlansın sayısı...
Kokun tenine
atılmış imzan olsun..
Hep koklayarak ara mutlulukları..
''Bu, burası, bu şey, ve daha bir çok bu.. aynı sen kokuyor''bu lafı daha önce hiç duymadın mı ya da söylemedin mi:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder